Şimdi taleplerimiz için ses yükseltme zamanı
"Şimdi, birlik olma, hakkımızı alma zamanıdır. Bu mücadele sadece bizim değil, Türkiye’de emeğiyle geçinen milyonların mücadelesidir. TÜPRAŞ işçisi geri adım atmaz, emeğine sahip çıkar."

Fotoğraf: Eda Aktaş/Evrensel
TÜPRAŞ işçisi
Türkiye ekonomisinin bel kemiği olan enerji sektöründe, yıllardır emeğimizle, alın terimizle, en ağır koşullarda üretimi sürdürdük. TÜPRAŞ işçileri olarak, her kriz döneminde fedakarlık yaptık, her zorlukta üretimi aksatmadık. Ama görüyoruz ki, fedakarlık hep bizden bekleniyor, hakkımız olanı almak ise bizler için sürekli bir mücadeleye dönüşüyor.
Son toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde yaşananlar, biz işçilerin nasıl bir ciddiyetsizlikle karşı karşıya olduğunu bir kez daha ortaya koydu. İşveren, ekonomik koşulların ne kadar ağırlaştığını, geçim şartlarının her geçen gün daha da zorlaştığını bilmiyormuş gibi davranıyor. Oysa bizim taleplerimiz, lüks değil; insanca yaşamak için, emeğimizin hakkını almak için ortaya konulmuş meşru taleplerdir.
İşverenin sunduğu yüzde 21’lik zam teklifi, açıkça bir oyalama ve samimiyetsizlik göstergesidir. Bugün Türkiye’de en temel gıda ürünlerinden kiralara, faturalardan ulaşıma kadar her şey katlanarak artarken, bizlerden bu düşük oranları kabul etmemiz bekleniyor. Bu, yalnızca bir ücret pazarlığı meselesi değil, bir onur ve hakkaniyet meselesidir.
TÜPRAŞ işçileri olarak bizler, Türkiye işçi sınıfına örnek olacak bir duruş sergilemek zorundayız. Çünkü eğer biz bu dayatmalara boyun eğersek, diğer işçiler için de kötü bir emsal yaratılacak. Sermaye, işçiyi güçsüz, bölünmüş ve çaresiz görmek ister. Ama biz ne güçsüzüz ne bölünmüşüz ne de çaresiziz! Biz örgütlüyüz, biz biriz, biz bu mücadeleyi kazanacak güçteyiz.
İşveren bilmelidir ki, bu sendika 2019’daki sendika değil, bu işçi 2019’daki işçi değil. Bizler, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hakkımızı almak için kararlılıkla mücadele edeceğiz. Eğer samimiyetsiz teklifler, işçiyi yok sayan anlayış devam ederse, sendikamızın gerekeni yapacağına olan inancımız tamdır.
Şimdi, birlik olma, sesimizi yükseltme ve hakkımızı alma zamanıdır. Bu mücadele sadece bizim değil, Türkiye’de emeğiyle geçinen milyonların mücadelesidir. TÜPRAŞ işçisi geri adım atmaz, emeğine sahip çıkar ve sonunda kazanan biz oluruz.
Bu sürecin sonunda hakkımızı alacağız, Türkiye’de tüm işçilere örnek olacak bir mücadele mirası bırakacağız. TÜPRAŞ işçisi kazanırsa, yalnızca kendi cebini değil, Türkiye’deki tüm emekçilerin onurunu da koruyacaktır.
Evrensel'i Takip Et